Ankara
Devlet Opera sahnesinde 22-Şubat 2014 akşamı, müziğini İtalyan
besteci Giuseppe Verdi'nin yazdığı "Attila" operası
Türkiye Premier'i- yani ilk oynanışı vardı. Biletlerimizi 15-gün
öncesinden internette satışa çıktığı saate aldık. Sabah saat
09:30'da biletler satışa çıktı, inanılmaz bir durum oldu
5-dakika içinde tüm parter biletler bitti, Saat 09:34'te 4-bilet
zor aldım. Herbiri ayrı yerde oldu.
Premier
akşamı operaya erkenden gittik. Sponsorluk yapan Ankara İtalyan
Enstitüsü ve İtalyan Elçiliği herhalde tam kadro bizden önce
ordaydılar. Sahnede olmayan opera sanatçıları da gelmişlerdi.
Daha önce sahnede gördüğünüz değerli bir opera sanatçısını
yan koltukta görmek insana gerçek-üstü ortam hissi veriyor. Eğer
o sanatçı cast (ekip) içinde ise, o akşam sahne yerine parterde
oturuyorsa, ve kendi rolünü oynayan sanatçı ile beraber sanki eko
yapar gibi tüm eseri yanınızda söylüyorsa daha değişik bir
durum oluyor.
Attila
operası için ev ödevimi yaptım, 2-gün üst üste CD'den değişik
yorumları dinledim. Müziği kafamda takip eder hale geldim.
Ortalarda sol başta yerimiz vardı. Fuayede bizim gibi "kadrolu
seyirci" kontejanından olan arkadaşlarımızla buluştuk.
Önce
program kataloglarını aldık, zaten konu konusunda herkes
hazırlıklı idi, müziği benim gibi önceden dinleyenler vardı.
Kataloglar okunacak sonra kolleksiyoner hatırası olarak kütüphanede
duracak.
Eser
Roma(İtalyan) güçlerinin kendilerini esir etmeye gelen istilacı
barbar Hun İmparatoru Attila (hükümranlığı M.S.454-453) ile
savaşını anlatıyor. Sert askeri güçler Attila'yı alt etmeye
yetmemiş. Romalı kadınların gücü bu işi başarmış. Aslında
Roma kayıtlarına göre gerçekte Hunların kralı Attila yüksek
tansiyona bağlı burun kanamasından ölmüş. Librettoyu yazan
yazar Temistocle Solera, son olayları değiştirmiş. Operanın
sonunda Romalı güzel kadın Odabella barbar istilacı Attila'yi
kılıçla öldürdü, ve Roma kurtuldu.
Opera
ilk kez 1846 yılında Venedik LaFenice operasında sahnelenmiş.
Bizde ancak bu yıl sahnelenebildi. Nedeni üstünde çok sayıda
yorum yapmak mümkün. "Zamanlaması manidar" mı demeli
bilemem.Yönetenlerin sozsuza kadar hükümran olamayacakları fikri,
belki düşünülebilir.
Roma'da
demokrasi o dönemde yoktu, ama hukuki altyapısıyla bir Roma
medeniyeti vardı. Barbar istilacı güç sonunda yenildi yok oldu.
Roma yazılı kaynakları olmasa onlar hakkında günümüze birşey
kalmayacak, onlar hakkında birşey bilmeyecektik.
Müzik
muhteşem üvertürle başladı. Orkestra öne geçti, Orkestra şefi
Lorenzo Castriota, orkestradan tam verimlilik aldı. Sahneleme düzgün
sürdü. Sahneye koyan LetonyalıYönetmen Andrejs Zagars işini iyi
biliyor. Savaş Camgöz'ün hazırladığı dekorlar kullanışlı,
pratik ve göz alıcı. Dekorlar çok sayıda değişti, Kristine
Pasternaka'nın hazırladığı kostümler uygun makul.
Opera
sanatçıları henüz ilk sahnelemenin heyecanı içinde idiler.
Sesler bazan ister istemez bozuldu. Bundan birbuçuk asır önce
bestelenmiş, Verdi'nin bu gençlik şaheseri Ankara sahnesinde
belirdi. Sahneleme eminim 1-2 oyundan sonra iyice pekişecek. İlk
oyunda benim gibi konservatuar eğitimi almamış ortalama bir
dinleyicinin bile fark edebileceği detaylar hissedildi. İnce
seslerin kalınlaştığı, kalın seslerin inceldiği, tizleştiği
bölümlerde ister istemez şansızlıklar oldu, ama bunların
hiçbiri önemli değil. Sahnede perdeden 2-metre gerisinde sesler
duyuluyor, ama perdeden 5-metre gerisine giderseniz ses boğuluyor,
seyirci duyamıyor.
Premier
, 22 Şubat günü Attila rolünde bas Tuncay Kurtoğlu ilk defa
başrol olmanın imtihanını iyi verdi. Ses ve tiyatral olarak çok
iyiydi. Foresto rolünde tenor Ünüşan Kuloğlu, Odabella soprano
Feryal Türkoğlu, Ezio Serkan Kocadere rollerinin hakkını
verdiler. 26-Şubat
günlü ikinci sahnelemede Attila rolünde Tuncay Doğu, Foresto
Ünüşan Kuloğlu (tekrar), Odabella Reyhan Görbil, Ezio Cem Beran
Sertkaya oynadılar. Sonra
24 Mart günü ikinci cast dinledik. 5,16 Nisan geceleri tekrar
sahnelendi. 16 Nisan gecesi Attila rolünde bas-bariton Erdem baydar çok iyiydi. Bizim izlediğimiz her sahnelemede koro ve orkestra, solistlere çok iyi destek verdi.
İki perde sonunda eser bitti. CD'lerde 3-perde, ancak bizde
2-perdeye inmiş. Toplam 2-saat, muhteşem güçlü bir opera müziği
dinledik.
Giuseppe
Verdi'nin Ankara operasında ilk defa sahnelenen "Attila"
şaheserini mutlaka gidin görün. Şu anda kapalı gişe oynuyor,
15-gün öncesinden internet satışına açıldığı gün saat
09:30'da bilet alın. Verdi müziğinin keyfine varın. Bu muhteşem
eseri arka arkaya bir çok kez seyretmek lazım.
Gelecek
sezon tekrar tekrar sahnelenmesi lazım. Aspendos ve Istanbul opera festivallerinde programda olacak. Sakın kaçırmayın. En
derin selam ve saygılarımla.
No comments:
Post a Comment