Adalarda
Faytonlar ve Elektrikli Araçlar
Son
günlerde basında ve seçim platformlarında çok sayıda haberler
çıktı. “Büyükda (Prinkipo) faytonları tümden kullanımdan
kaldırılacak, onların yerine elektrikli akü şarjlı arabalar
otobüsler servise konacak”.
Bu
haberler konu iyice derinlemesine incelenmeden servise konmuş
olmalı, diyoruz. Böyle
bir şey olmaz olamaz, neden olamaz…? Bölgenin elektrik sistemi
çöker onarılamaz. Anlatalım. Elektrikli arabalar, şarj için
darbeli yük çekerler, ulusal şebeke darbeli yükü kaldırır, ama
Adalar’ın sınırlı kapasitede iletim/ dağıtım şebekesi
darbeli yükü kaldırmaz.
Yeni
ancak çok pahalı HVDC deniz altı kablosu çekilmesi gerekir. Bu
yüksek darbeli yükü kim taşıyacak? Hangi termik santrali bu işte
kullanacağız? Küçük bir yerleşim yeri bu darbeli yükü
çekebilir mi? Gereksiz bu tasarı için kim yeni yatırım yapacak?
En çok onlar sebepleneceğine göre elektrikli araba satıcıları
mı?
Adalar
dünyada içten patlamalı, benzinli, dizel arabaların giremediği
veya kısıtlı sayıda halk hizmeti için, polis, ambulans, itfaiye,
çöp, orman hizmetleri için sınırlı girebildiği kurtarılmış
sayılı yerlerden biridir.
Elektrikli
golf arabalarını da en başta Adalar’a sokmamamız gerekirdi,
önce yürüyemeyen engelli yaşlılar için sınırlı sayıda
girdiler bir kere, bundan sonra daha çoğalmamaları için uğraş
vermeliyiz, sayıları makul az bir rakamı geçmemeli, artmamalı.
Bisiklet kullanımını teşvik etmeliyiz.
Her
türlü iyi niyetli karar ve teşvik, her zaman her yerde itina ile
suiistimal edilir. İhracat için teşvik verirsiniz, hayali ihracat
çıkar.
Geçtiğimiz
yaz boyunca elektrikli arabaların gece şarj yaptığı Adalar
bölgelerinde devamlı elektrik kesintisi oldu, çünkü darbeli yükü
eskiyen trafolar, yenilenmeyen şebeke kaldıramadı, Denizaltı
kablosu Kartal-Adalar arasında ilk 1932 yılında döşendi, daha
sonra nispeten güçlendirildi, ancak mevcut sistem darbeli yük
kaldıramaz. Öyle oldu, elektrikli arabalar gece şebekeye
bağlanınca kaldıramadı.
Yaz
Geceleri biz Büyükada KadıYoran yokuşunda elektriksiz kaldık,
buzdolaplarında yemeklerimiz bozuldu, klima kullananlar
çalıştıramadı. Elektrikli arabaların şarjı için uygulanan
3- klasik bilinen yol vardır:
- 220V ev elektriğine bağlarsınız, 50-100 KWh yükü 8-10 saat arasında gece suresince çekersiniz, az sayıda şarj için problem yoktur, ama 1000-2000 araba şarjını her gece bağlarsanız olmaz, bu iş ciddi yeni ek yatırım gerektirir.
- İşiniz aceledir, şarj bitmiştir, şarj istasyonuna gidersiniz, yarim saatte tüm şarjı 6.3Kv veya 34.5 KV üstünden ulusal şebekeden verirler bu darbeli yüktür, sistem zorlanır.
- İşiniz çok daha aceledir, yine şarj istasyonuna gidersiniz, biten akünüzü sökerler yeni akü takarlar, sure 5 dakikadır, bunun ulusal şebekeye bir yükü yoktur, çünkü yeni akü normal uzun sureli darbesiz yüklenmiştir
Durum
sadece Büyükada, ve/veya Adalar kapsamında değildir, darbeli yük
her zaman ulusal şebeke için yüklenilmesi zor bir taleptir.
İzmir
çevresinde en büyük arızalar hep Aliağa yöresindeki ark ocaklı
demir çelik tesisleri bölgesinden gelir. Neden? Zira bu yöredeki
fabrikaları en yüksek voltaj sistemine bağlamak gerekir. 34.5 KV,
6.3 KV hatta trafolar zorlanır 154 KV ve üstü sisteme bağlamak
gerekir.
Büyükada’da
yaz aylarında geceleri 7000-10000 arası nüfus yasar, emlak stoku
yaklaşık 2000 adettir. Faytonlara çoğunlukla Adalara günübirlik
OrtaDoğu'lu turistler Araplar- İranlılar biner. Bizim pembe
dizilerimizde izledikleri Ada mekanlarını gezerler, fayton sefası
yaparlar. Faytonlar tüm gün onlara çalışır. Fayton meydanından
LunaPark Birlik meydanına kadar gider ve dönerler, bazıları büyük
tur ister.
Bu
emlak stokunda yüksek gelir gurubunda insanlar yasar, her ev birden
fazla elektrikli araba, elektrikli bisiklet benzeri taşıt
alabilecek parasal güçtedir, izin verilince herkes 2-3 elektrikli
araba alır ve yollar yürünmez olur. Çoğu evde zaten çok sayıda
bisiklet vardır.
Bizim
ülkemizde her türlü iyi niyet itina ile kötüye kullanılır,
derhal suiistimal edilir. “Kalp hastası, bypass oldu, stent
takıldı, elektrikli golf arabasına ihtiyacı var”, diye sınırlı
sayıda kişiye elektrikli golf arabası izni verirseniz, onlarda
kendileri dışında adaya gelen sağlıklı misafirlerini taşırlar,
gezdirirler, bu arada kendileri hareket etmedikleri için aşırı
kilo alırlar. Kalp- damar şeker sağlık sorunları artar. Şu anda
kısıtlı izinle zaten 2000'i aşkın bisiklet benzeri basit
elektrikli araç Büyükada'da mevcut. İlerde izin verildiği zaman
bir hesap yapın, 2 bin adet eve 10 bin adet elektrikli golf arabası,
her gece her bir araba için 50-100 KWh çekiş, bunun Büyükada ve
diğer Adalar elektrik şebekesine, eski ve yenilenmemiş trafosuna
yükü ne olur? Arada bir hızlı çekiş gerektiğinde (yarım
saatlik ani bir şekilde yapıldığında) ve çok sayıda
yapıldığında durum ne olur düşünebiliyor musunuz? Bu yükü bu
şebeke nasıl çeker, çekemediği durumda nasıl bir ek yatırım
yapmak gerekir?
Her
yaşta "yürümek" sağlıktır, Adalar’da herkes yürür,
eşyası olan, acelesi olan faytona biner, yürüyemeyen zaten
Prinkipo'ya gelmemeli, ana kıtadan ayrılmamalı, sağlık hizmeti
gerekirse karşıya acil geçmek sorundur. Bana sorarsanız
söyleyeyim, Kadıyoran tepesinden günde birkaç kere çarşıya
inip tekrar eve çıkmazsam kendimi iyi hissetmem.
Bu
haberler gerçek değil sadece bir yanlış temenni olarak kalmalı.
Sadece işlerini kaybedecek faytoncu esnafı değil hepimiz tüm
Prinkipo halkı bu yanlış kararın karşısında olmalıyız.
Faytoncu esnafı da kendisine çeki düzen vermeli, atları iyi
beslemeli, onlara iyi bakmalı. At pisliği biz yerli halkı rahatsız
etmez yağmur gelir alır götürür, çiçeklerimize gübre olur.
Bizi rahatsız eden, çevreyi kirleten sorumsuzca ortalığa tabiata
atılan pet ve cam şişeler, metal kola kutularıdır.
Adalar'da
hayat yavaş geçer, acele yoktur. Çarşı esnafı bir telefonla her
şeyi evimizin kapısına bisikletle getirir. Hasta taşıma
ambulansımız yaşlımızı, hastamızı bir telefonla taşır.
Bizimle
beraber Adalar'da yaşamayanlar bizim hayat düzenimiz hakkında
sonucu belirsiz tehlikeli geri dönülmez kararlar almamalı.
Elektrikli arabalar Adalar'a gelmez, gelemez gelmemeli.
---
Haluk
Direskeneli, ODTÜ Makina Mühendisliği 1973 mezunu olup,
mezuniyetinden itibaren, kamu, özel sektör ve ABD – Türk yabancı
ortaklıklarda (B&W, CSWI, AEP, Entergy) ağırlıklı olarak
termik santral temel/ detay tasarım, imalat, pazarlama, teklif,
satış ve proje yönetimi konularında çalışmış, bugüne kadar
termik santral tasarım yazılımları konusunda yerli piyasaya,
mühendislik firmalarına, yatırımcılara ve üniversitelere
danışmanlık vermiştir. MMO ve ODTÜ Mezunları Derneği Enerji
komisyonları üyesidir.
Prinkipo,
20 Haziran 2018
No comments:
Post a Comment