İstanbul Süreyya Operasında "Don Pasquale, Donizetti"
Nedendir
bilinmez, bu operayı ilk kez seyredip çıkarken konusu aklıma çok
bilindik gelmişti. Neden bana çok bilindik geldi önce çıkaramadım.
İkinci kez seyrederken birden uyandım. "DonPasquale" çok
evrensel bir karakter. Mesela Donald Trump örneğine bakın.
Donald'ın yaşı 70'lerde, son üçüncü eşi Slovakya doğumlu
Melanie henüz 46 yaşında. Belki abartıyorum ama model olduğu
için nerdeyse 26'sında görünüyor. 2005 yılında evlendiler.
Yaşlı bir erkeğin sadece "Çok zenginim" diye çok genç
bir kadınla evlenmek istemesi çok hüzünlü bir durum. Öte yandan
genç bir kadının yaşına uygun bir erkek seçmek yerine, sadece
çok zengin diye çok yaşlı bir erkekle evlenmeyi kabul etmesi ayrı
bir zor sosyolojik durum. Michelle- Barrack Obama evliliği çok
dengeli. Aynı şekilde okul arkadaşı olan, zaman içinde inişli
çıkışlı zor günler geçiren Hillary- Bill Clinton evliliği de
ne olursa olsun uyumlu. Melanie- Donald Trump evliliği ise sadece
mantık - çıkar evliliği. Peki yaşı 70'lerde olan yanlız bir
erkek ne yapsın? Evlenmesin mi? veya yaşı yine 70'lerde olan bir
kadınla mı evlensin? Cevaplaması zor bir soru. Neyseki ben
cevaplamak zorunda değilim. Donizetti, yıllar öncesinde bu soruyu
cevaplamış, çok güzel cevaplamış.
Eser
daha önce 2013-2014 sezonunda İzmir Elhamra Opera sahnesinde yer
almıştı. Bu sezon İstanbul Süreyya Operasında
15-18-19-21-22-25 Ekim günleri İtalyan besteci Gaetano Donizetti
(1797-1848)'nin "Don Pasquale" operası sahnelendi. Süreyya
mekanı küçük, sıcak, koltuklar rahat, görüş açısı iyi,
akustik mükemmel. Süreyya Operasında harika bir "Recep
Ayyılmaz" sahnelenmesini tekrar izledik. Orkestra şefi Roberto
Gianola, vatandaşı Gaetano Donizetti için orkestrayı kusursuz
yönetti. Şef alkışları almak için en sonda sahneye geldiğinde
eserin Süreyya operasındaki bu güzel güzel sahnelelenme
performansı için memnuniyeti yüzünden belli oluyordu. Sahne
Yönetmeni Recep Ayyılmaz, klasik dekorlar içinde operayı tarihsel
zamanına götürmeyi seçmiş. Yönetmen birinci perdede klasik
kütüphane sahnesini, "banyo sahnesi" olarak değiştirmiş.
Aykırı bir kurgulama ile seyirciyi daha başta şaşırtıyor.
Tüm
karakterler yerli yerine oturmuş, sanatçılar muhteşem oynuyorlar.
Norina rolünde Soprano Dilruba Akgün, ve Soprano Ögecan Gençer’in
aldığı eserde Ernesto rolünde Caner Akın, Ahmet Baykara,
Malatesta rolünde Caner Akgün, Alper Göçeri, Don Pasguale rolünde
Işık Belen, Ali İhsan Onat, Noter rolüne Tükel Acar, Utku
Bayburt dönüşümlü olarak sahne aldılar. Başrolde
güzel sopranolar birbirleriyle yarıştı, hangisi daha iyiydi karar
veremedim. Performansları dünya sahnelerine yakışır
güzellikteydi. Dilruba Bilgi Akgün, Özgecan Gencer, her ikisi de
fizik ve ses olarak mükemmeldiler. Ekim ayında eser 6-kez
sahnelendi. Böylece 5. sezon sonlandı. Eser repertuarda kalsa ve
2017 içinde yine sahnelense harika olur.
Konuya
gelelim, teması "Yaşına
uygun davranmazsan, gülünç olursun". Eser ilk defa 1843
yılında Paris'te sahnelenmiş. Eser evlenmek isteyen yaşlı bir
adamın düştüğü zavallı durumu konu alıyor. Genç
Ernesto, alımlı güzel Norina'ya aşıktır ve zengin amcasının
kendisi için 'daha uygun' gördüğü kadınla evlenmeyi kabul
etmez. Bu sırada Don Pasquale, doktoru ve yakın dostu Malatesta'dan
kendisine evlenebileceği bir kız bulmasını ister ve o da
kendisine kız kardeşi, namuslu Sofronia'yı önerir. Aslında amacı
yaşlı adamı kandırıp, Ernesto'nun Norina ile evlenmesini
sağlamaktır. Yaşlı adam Sofronia ile evlenmeyi kabul eder.
Malatesta Norina'yı, kız kardeşi Sofronia olarak tanıtır ve
sahte bir noter önünde sahte bir nikah kıyarlar. Nikahtan sonra
Norina birden bire değişir. Pasquale'nin hayatını altüst eder.
Yaşlı adamın hayatı o kadar kötü bir hale gelir ki,
kandırıldığını ve aslında Norina ile resmen evlenmediğini
öğrendiği vakit rahatlar. Evlenmekten boyunun ölçüsünü alan
yaşlı Don Pasquale, Ernesto'nun Norina ile evlenmesine izin verir.
Bu
sezon Istanbul'da birbirinden güzel eserler gösterime girecek.
Igor
Stravinsky "The Rake's Progress (Hovardanın sonu)",
Guiseppe Verdi "Ernani", Jacquess Offenbach "Güzel
Helen (La Belle Helene)", J.Sebastian Bach "KaffeKantate",
Antonio Vivaldi "Bajazet (Yıldırım Beyazit)", yeni
sahne alıyor.
Charles
Gounot "Faust", Rossini"La Cerentola (Külkedisi)",
Benjamin Britten "Kötülüğün Döngüsü (The turn of the
Screw)" geçen sezondan devam edecekler.
Istanbul
Süreyya Operasında Bale olarak,
Çaykovski
"Uyuyan Güzel" ve "Fındıkkıran", Stravinsky
"Bahar Ayini- Ateş Kuşu", Adolphe Adam "Giselle",
ve "Le Corsaire (Korsan)" sahne alacaklar.
Bu
eserler arada bir Beşiktaş Fulya ve Bakırköy Leyla Gencer
sahnelerinde de dönüşümlü olarak yer alabilirler.
Haluk
Direskeneli, ODTÜ Makina Mühendisliği 1973 mezunu olup,
mezuniyetinden itibaren, kamu, özel sektör ve ABD – Türk yabancı
ortaklıklarda (B&W, CSWI, AEP, Entergy) ağırlıklı olarak
termik santral temel/ detay tasarım, imalat, pazarlama, teklif,
satış ve proje yönetimi konularında çalışmış, bugüne kadar
termik santral tasarım yazılımları konusunda yerli piyasaya,
mühendislik firmalarına, yatırımcılara ve üniversitelere
danışmanlık vermiştir. MMO ve ODTÜ Mezunları Derneği Enerji
komisyonları üyesidir.
Ref.
http://www.dobgm.gov.tr
Bu
makale "Odtü'lüler Bülteni" için yazılmıştır.
http://www.odtumd.org.tr
No comments:
Post a Comment