#Simon Boccanegra, Guiseppe Verdi, LaScala Milano Operasında
Bundan
yıllar önce Ankara Kızılay'da Dost CD müzik dükkanına girdim,
bir "Leyla Gencer" kaydı istedim. Tezgahtar, "abi
stüdyo kaydı yok, eldekiler sadece canlı yayın kaydı, bir tek CD
var, Guiseppe Verdi'den Simon Boccanegra. Al burda nasılsa 1958'da
kayda alınmış.", aldım eve geldim. Bu opera hakkında birşey
bilmiyorum, bestelenmiş, oynanmış, sonra unutulmuş pek
önemsenmemiş bir opera. 1858'de ilk defa Venedik operasında
sahnelenmiş, eserin müziğini besteci 1881'de yenilemiş, ancak
opera bir süre sonra yine unutulmuş.
Leyla
Gencer, böyle unutulmuş operaları seslendirirmiş. Band kaydı
yapmazmış. LaScala'nın diğer Diva'sı Maria Callas, stüdyoda
temiz band kaydı yaparken ve sadece çok sevilen operaları
seslendirirken, La Scala'nın öbür Divası Leyla Gencer zor eski
unutulmuş operaları seslendirir ve ses kayıt kesin istemezmiş.
Elimdeki CD arka plan istenmeyen sesler ile doluydu, öksürükler
alkışlar, Leyla Gencer, çok zor bir seslendirme yapmış.
Simon
Boccanegra, günümüzde artık çok popüler bir opera. Büyük
tenor Placido Domingo (75) oynadığı zaman ortalık ayağa
kalkıyor. Sanatçı, Newyork Metropolitan ve Milano LasScala da
dönüşümlü oynuyor. Bize denk gelmedi ama bizim seyrettiğimiz
kadro da çok iyiydi. Koreli şef muhteşemdi. Koro elemanlarının
her biri ayrı karakter oynadılar. Kocaman büyük sahnede makul
boyutta göze batmayan dekor vardı, 13. yüzyıla ait kostümler
harikaydı.
LaScala
Operasında 23- Haziran 2016 Çarşamba akşamı Guiseppe Verdi'nin
"Simon Boccanegra" operasını birinci balkon locadan
izledik. İnternet
biletimizi saat 19:00'da gişeden teslim aldık. Ana kapılar
19:30'da açıldı, içeri girdik, meclis kavasları gibi özel siyah
cübbe giymiş yol göstericiler bizi yönlendirdi, parterde herkes
çok dikkatli ciddi resmi giyinmişti. Balkon locasını kapısı
anhtarla açıldı. Ön koltuklara geçtik. Orkestra çok büyüktü,
mekanda akustik harikaydı. 3-saat nasıl gecti bilemiyorum.
Ara
verildiğinde meraktan fuayeye indik, küçüktü, opera dükkanı
satışlara açıktı, operayla ilgili akla gelen her eşyanın
satışını yapıyorlardı, Cd, DVD, kitap, hediyelik eşya, ne
ararsanız vardı. Son EMI kayıt CD Simon Boccanegra 25€'dan
gidiyordu.
İtalyan
sanatçılar sanki bize, "Opera böyle sahnelenir, böyle
oynanır, böyle sunulur" diye ders verdiler. Büyük sahnede
makul bir dekor, muhteşem bir kadro, harika bir akustik, ayrı ayrı
bir bütünlük içinde oynayan koro elemanları, salon ve balkon
giriş ritüeli çok farklı idi. LaScala operasını gördükten
sonra bizimkileri, İstanbul'daki gereksiz erotik çeşitlemeleri,
Ankara'da sahneyi dolduran gereksiz dekorları artık çok eksik bulduğumu ifade edeyim. Opera
bitti, 200-yıl öncesinde yapılmış görkemli binanın otoparkı
yoktu, tüm siyahlar giymiş beyler, tuvaletli hanımlar ve biz hep
beraber Duomo Metro istasyonuna gittik, saat 23:00'ten sonra Metro
ile evlerimize dağıldık.
Haluk
Direskeneli, ODTÜ Makina Mühendisliği 1973 mezunu olup,
mezuniyetinden itibaren, kamu, özel sektör ve ABD – Türk yabancı
ortaklıklarda (B&W, CSWI, AEP, Entergy) ağırlıklı olarak
termik santral temel/ detay tasarım, imalat, pazarlama, teklif,
satış ve proje yönetimi konularında çalışmış, bugüne kadar
termik santral tasarım yazılımları konusunda yerli piyasaya,
mühendislik firmalarına, yatırımcılara ve üniversitelere
danışmanlık vermiştir. MMO ve ODTÜ Mezunları Derneği Enerji
komisyonları üyesidir.
Prinkipo,
26-Haziran 2016
No comments:
Post a Comment