Monday, June 29, 2015

Odtü 2015 Bahar Şenliği hakkında kişisel görüş.


1971'de İngiltere'de üniversite üçüncü sınıf meslekiçi 3-aylık öğrenci yaz stajımı yaparken, benim gibi üniversite öğrencisi olan İngiliz arkadaşlarımdan öğrendiğim bir önemli kural var. "Kontrollü, ayarında içki içmek normaldir, ama abartıp sarhoş olmak ayıptır."

Hürriyet kavramının tanımı ve sınırları var. Hürriyetin değerini bilelim, sahip çıkalım. İfade özgürlüğü, önceden izin almadan toplu gösteri yapmak, mevcut Anayasa'mıza göre doğal hak, ama uygulama öyle değil. Her ülkenin kuralları, sınırları var. Aynı tatsız tecrübeleri her dönemin gençleri yaşadı. İstanbul'da Gezi parkı gençleri yaşadı, Ankara'da Odtü gençleri, İzmir'in Gündoğdu meydanı gençleri, bunları değişik şekillerde hep yaşadı. Başımıza gelenler, bu coğrafyada, bu acımasız hoşgörü yoksunu toplumda yaşamanın bir bedeli oldu.

2015 Mayıs ayı başında Odtü yerleşkesinde geleneksel Bahar Şenliği yapıldı. Şenliğin problemsiz geçmesi için Rektörlük ile öğrenci temsilcileri arasında şenlik öncesi görüşmeler devam ederken, üstlerine hiçbir sorumluluk almak istemeyen öğrenci temsilcileri, etik olmayan bir şekilde, henüz sonuçlanmayan görüşmelerdeki hassasiyetleri, tek yanlı olarak medyaya sızdırdılar. Mağdur görünümde, kişisel hürriyet savunucusu, etik dışı yetişkin davranışı olmayan açıklamalar yaptılar. Odtü Rektörlüğünün sorumlu konumda şenliğe getirmek istediği disiplini - düzeni engellediler, kanun dışı - etik dışı durumlara engel olmadılar - hiçbir sorumluluk almadılar. "Kişisel hürriyet" adı altında kanunsuz kontrolsüz bir ortam oluşmasına göz yumdular.

2015 Odtü bahar şenliği herşeye rağmen yapıldı. Şenlik sonrası rektörlüğün yayınladığı, her kelimesi çok dikkatle seçilmiş, nedense medyada yer bulmayan açıklamayı okuduk. Konuya eski bir Odtü mezunu (Makina-1973) olarak, rektörlüğün net açıklamadığı veya üstü kapalı geçtiği zor gerçekleri burada kişisel bir not olarak sizlere sunayım.

2014 yılı bahar şenliği sonrasında sağlık merkezine günde 25-30 toplam 4 günde 100+ alkol zehirlenmesi, 50+ ciddi besin zehirlenmesi olayı gelmiştir. Şenliğe Odtü öğrencisi olmayan, hatta öğrenci olmayan çok sayıda marjinal karanlık tipler katılmıştır. Odtü yerleşkesi A1- ve A4 kapılarının her birinden akşamüstü saatlerinde bahar şenliğine 4000 kişinin girdiği, toplam 8000 insanın giriş yaptığı kayda geçmiştir. Odtü'nün bugün için öğrenci sayısı 23 bindir. Öğretim üyeleri ve Teknopark'ta çalışanların sayıları eklenince akşamüstü bahar şenliği konserleri başlarken sayı inanılmaz rakamlara ulaşmaktadır. Bu büyüklükteki bir insan kalabalığının sınırlı sayıda özel güvenlik personeli ile kontrolü zordur.

Yetişkin insanların yediklerine, içtiklerine, giydiklerine, yaşam tarzlarına karışmak bize düşmez. Öte yandan işyerlerinde, eğitim kurumlarında içki yasaktır. Üniversite yerleşkesinde sorumsuzca içki içmek bir hak değildir. İçkili lokantada, barda bile kendinden geçecek derecede, içki içmeye müsaade edilmez. İçki içenin mutlaka sarhoş olması gerekmez.

Üniversite yerleşkelerinde içki ısrarı sadece sorumsuzluktur, çocuksu şımarıklıktır. Bunun kişisel hürriyet ile bir ilgisi yoktur. Yapılanları doğru bulmuyoruz. Şenlik süresinde inanılmaz boyutta çöp üretilmektedir, aşırı boyutlardaki çöplerin ve pisliğin temizlenmesi üniversite yönetiminin sınırlı bütçesine kalmıştır. Çöpleri çöp kutusuna atmak bile katılımcılara zor gelmektedir. Yerleşkede temizlik ve özel güvenlik personelinin devamlı pahalı fazla mesai yapması gerekmektedir.

2015 yılı için konan 100+ bin lira ek bütçe, sağlık, temizlik ve güvenlik masraflarını karşılamakta yetersiz kalmıştır. Şenlik süresinde Odtü ormanı bitki örtüsü ve Devrim stadyumu çimleri dayanılmaz ölçüde zarar görmektedir. Tekrar eski halini alması ve Haziran sonu yapılan diploma törenine yetişmesi için çimlerin bir aydan fazla süre, devamlı sulanması gerekmektedir. Çim kalmamış hasarlı stadyum oyun alanı, Haziran yağmurlarına rağman hala düzelmemiştir.

İçeri giren fast-food besinlerin sağlık kontrolü yoktur, kontrol yapmaya imkan yoktur. Şenlik boyunca artan besin zehirlenmelerine engel olabilmek için 2015 şenliğinde seyyar "Fastfood" büfeleri kaldırılmıştır. Sırt çantasında veya otomobil bagajında içeriye taşınan, satılan, tüketilen yüksek alkollü içkilerin miktarı, şenlik sonrası sabahı toplanan şişe atıklardan görüldüğü üzere inanılmaz boyutlardadır.

Aradan haftalar geçti, Odtü Devrim stadyumunda her gün saat 07-08 arasında temizlik görevlileri tribün oturma yerleri aralarından, yaklaşık 10-12 adet battal torbada bira şişesi topluyorlar. Yağmurlu akşamları sonrası bu sayı azalıyor, tam dolunay olduğu günlerde bu torba sayısı artıyor. Sevindirici durum ise, çöplerde yüksek alkollü içki şişesine fazla rastlanmıyor. Yine de görülüyorki, öğrencilerde alkol bağımlılığı ciddi seviyelere gelmiş durumdadır. Alkol bağımlılığı konusunda yoğun önleyici bilgilendirme yapılmalıdır.

Bir eski Odtü mezunu ağabey olarak Rektörlük tedbirlerinin doğru olduğunu, bu çocuksu şımarıklığa ve sorumsuzluğa son verilmesi gereğini düşünüyorum. Odtü bahar şenliği, devam etmesi gerek bir gelenektir. Bu geleneğin katılımcı Odtü öğrencileri tarafından temizlik, sağlık ve güvenlik önlemleri konusunda sorumluluk alarak devam etmesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Konuyu ciddi olarak gündeme getiren Odtü yönetimini kutluyor ve onları destekliyorum.

Bütün bunları neden anlattım? Geçmişte bizim başımıza gelenler, bizden sonraki kuşakların, bugünkü gençlerin başına gelmesin, istedik. Birbirimizi rahatsız etmeden özgürlüğün tadını çıkaralım. Demokrasinin keyfini yaşayalım. Eminim bir gün bu ülkeye tam demokrasi gelecek. Çünkü gelmesini hepimiz isteyeceğiz. Toplum içinde ifade özgürlüğü, hukukun üstünlüğü, saydamlık, bir gün yerli yerine mutlaka oturacak. Daha sağlıklı, mutlu, üretken, daha zengin bir toplum olacağız.


2015-08-05 Ankara

No comments: