Thursday, September 11, 2014

Enerji Piyasalarında Yeni Siyasi ve Ekonomik Dönem.

Değerli Okurlarım,

İş Aleminde hepimizi ilgilendiren konularda Stratejik- öngörü- tahmin yapmak gerekir. Tahmin yaparken yanlış yapmak doğaldır, normaldir. Herşeyi doğru bilemezsiniz. Yanlışlar hatalar yapılabilir, ancak stratejik - öngörü çalışması herkes için faydalı olur. Size bir yol haritası çizer. Özellikle tüm yatırımcılar böyle çalışmaların yapılmasını çok isterler. Yabancıların yaptıkları öngörü çalışmaları çoktur. Ancak içerden, o ülkenin insanlarının yaptıkları stratejik değerlendirme daha farklıdır, zordur, etkilidir.

İş aleminin insanları bizler, seçilmiş iktidarın icraatlarında başarılı olmalarını isteriz. Demokratik kurallar içinde her seçilen iktidar, bizim desteklediğimiz iktidardır. Seçilen siyasi iradenin doğru kararlar almasını, içte ve dışta barış sağlamasını, sınırlarımızı ve milli birliğimizi korumasını, enflasyonu ve cari açığı indirmesini, ekonomik büyümeyi artırmasını, yatırımlara hız vermesini, istihdamı yükseltmesini isteriz. Başarılı bir demokratik iktidar, bizim de işlerimizde başarılı olmamızı sağlar. Başarılı ekonomik icraat kararları almaları için iş alemi olarak her zaman "Siyasi İradeyi" destekleriz.

Yeni Cumhurbaşkanı görevine başladıktan sonra yerine yeni Başbakan olarak, "Hoca" geldi. Belirli gerekleri- şartları şu anda sadece "Hoca"nın durumu sağlıyor. Bu ön şartlar, Milletvekili olmak, MYK üyesi olmak, 3-dönem barajı altında olmak. Yeni dönem bizlere neler getirecek?? Yeni Cumhurbaşkanı gerçekten yeni bir başkanlık dönemi yapabilecek mi?? Ben yeni Cumhurbaşkanımızın, gönlünden geçen Amerikan veya Fransa Başkanları gibi mutlak kral (Padişah) benzeri yetkilerini kullanabileceğine pek ihtimal vermiyorum.
Çünkü bu yetkiler için gerekli TBMM kanunları çıkmadı. Bundan sonra çıkması zor, mevcut kanunlarla belki bir yere kadar uygulanabilir, ama herhalde yetmez. Mevcut Anayasa'mıza göre icra yetkisi Başbakan'dadır. Bütçenin hazırlanması, yürütülmesi, harcama yetkisi Başbakan sorumluluğundadır. Sonuç, yavaş yavaş etkinleşecek bir "Yeni dönem" geliyor görünüyor. "Yeni dönem" bizlere neler getiriyor?

"Hoca" öncelikle çok değerli bir akademisyen. İlerleyen yıllarda Başbakanlık dış politika danışmanlığı yapmış, önce dışardan Dış İşleri bakanı olmuş, son dönemde ise milletvekili olmuş. Çok sayıda akademik ve popüler gazete makalesi var. Almanca, İngilizce, Arapça biliyor. İstanbul Boğaziçi üniversitesinde Ekonomi ve Siyaset bilimi konularında çift anadal lisans diploması almış. Doktorasını aynı üniversitede yapmış. Evli, 4-çocuk sahibi. Eşi Kadın-Doğum uzmanı Tıp doktoru, İstanbul'da kendine ait özel muayenehanesinde çalışıyor. Çocukların hepsi çok iyi okumuş, iki büyük evli.

Akademik çalışma döneminde yazdığı "Stratejik Derinlik (2001)" isimli kitabı Pan-İslamist, Yeni- Osmanlı değerlendirmeler, tarihsel analizler içeriyor. Kitap bugünlerde 91. baskıyı yaptı. Ancak içerik o günden bugüne kazanılan pratik ile henüz yenilenmedi. Gerek duyulmadı ve İngilizce'ye çevrilmedi.

"Hoca", diğer ülkelerin devlet adamları ile rahat diyalog kuruyor, akademik geçmişi, hoşgörüsü ve entellektüel bilgisi ile tanıştığı kişileri etkiliyor. Uzun bir dış işleri geçmişi yok, dış işleri kariyeri yok, bakanlık çalışma kuralları pratiği yok, diplomasi geçmişi yok. Geçmişi uzun üniversite akademik çalışmalarından oluşuyor. Herkesin kafasındaki soru, "Acaba atanmış durumu olmasa seçilebilirmiydi"? Sonuçları 2015 genel seçimlerinde göreceğiz.

Kürsü konuşması ilk kez duyulduğunda, "Hoca" dinleyiciyi çok etkiliyor. Dinleyiciyi, yaşı, geçmişi, eğitimi, ne olursa olsun, üniversite öğrencisi konumuna getiriyor. Her sunumda önceden üstünde uzun ve iyi düşünülerek hazırlanmış cümleler, uzun yazılı metinler, konuşma ortamında yineleniyor. Zaman içinde pratikte edinilen tecrübelerle içerik yenileniyor. Bazı kez tekrar olmasına rağmen her seferinde "Hoca"yı büyük keyifle dinliyorum. Bazı fikirlerine katılmasamda ondan çok şey öğreniyorum.

Üniversitede "Uluslararası İlişkiler" dersi 4-yıllık eğitiminin tüm ders anlatım saatlerini dolduracak miktarda ezberinde hazır yazılı metin var. Acaba kendini iyi bildiği dış-politika konuları ile sınırlayacakmı? Günümüzün değişen şartlarına göre, Pan-İslamist, Yeni-Osmanlı fikirlerinde radikal değişiklikler olacak mı? İç politikada, ekonomik kararlarda ne kadar etkili olabilecek? Ekonomi lisans diploması var ama acaba ekonomi pratiği hakkında ne biliyor? Çok karizmatik ve baskın karakterli liderden sonra ne derece etkili olabilecek?

Hoca, bir süre eskisi gibi işleri götürecek, bizce zaman içinde çok etkin olacak. İster istemez olmak zorunda. Hoca, çok değişecek, çünkü beklentiler bu yönde. Bu bir "İkilem"- "Açmaz"-, "Dilemma"-, yani "Paradoks".
İlk konuşmasında bahsettiği "Restorasyon", akademik "Revizyon", düşünsel rehabilitasyon, önce kendi kitabında, kendi zihninde olacak gibi görünüyor.

Öte yandan finans piyasalarının, borsanın, uluslararası para indekslerinin verdikleri olumlu- olumsuz tepkiler, tecrübeli maliye ve hazine bakanları için, vazgeçilmez olduklarını belirledi. Onlar için 3-dönem kısıtlaması- sınırlaması herhalde çalışmayacak, belki milletvekili olamayacaklar ama bakan olarak herhalde bir süre çalışmaya devam edecekler. Merkez Bankası Başkanı için de durum aynı, yani görevine devam etme ihtimali çok yüksek.

Milletvekili olarak üç dönemi dolduranlar için, bir dönem dinlenme, bir dönem siyasete ara vermek belkide iyi olacak. Onlar için dinlenme, düşünme, iç hesaplaşma, değerlendirme dönemi olacak. Piyasaya, işlerine dönebilirler, üniversitelerde ders verebilirler, siyaset hayatındaki geçmiş tecrübelerini bizlerle paylaşabilirler. Ulusal ve Uluslararası görevler alabilirler, kitap yazabilirler.

Yeni Başbakan "Hoca", hızla başka şeyler öğrenecek. İç politikayı öğrenecek. Ekonomiyi yeniden öğrenecek. Politika dengelerini öğrenecek. Miting meydanlarında Dış-İşleri metinleriyle konuşmamayı, halka inmeyi halkın diliyle kolay, basit, daha anlaşılabilir konuşmayı hızla öğrenecek. Çok iyi bildiğini sandığı konularda çok yeni şeyler öğrenecek. Cari açık tehlikesinin ağır yükünü sırtında hissedecek.

Şu anda 60-milyar ABD doları geçen cari açığı artıran unsurlarla (enerji- yakıt ithalatı) nasıl baş etmesi gerektiğini öğrenecek. 400 milyar ABD Dolarına ulaşan dış borç yükünü çevirmek için uğraşacak. Sayıları 2-milyona yaklaşan Suriye mültecilerini, Suriye ve Kuzey Irak coğrafyasını günümüzün şartlarında başka yönden gözleyecek, hepimiz adına yeni çözümler arayacak. Pan-İslamik ve Yeni-Osmanlı fikirlerinin günümüz şartlarında uygulanabilirliğini, "Restorasyon", ve "Stratejik Derinliği" tekrar gözden geçirecek. Bu arada Hoca'nın saçları ağaracak, yorulacak, yaşlanacak.

Ekonominin artan ölçüde kırılganlığını, piyasaların daralmasını, ABD Dolarının değer kazanmasını, kentsel dönüşüm emlak piyasası balonunu, piyasaların rahatsızlığını, yatırımların tıkanmasını daha bir etkin hissedecek.

Siyasi etkinliğini zaman içinde artırması gerekecek. Bizler de iktidar partisinin olağan ve olağanüstü genel kurullarında, parti MYK toplantılarında, 2015 genel seçim çalışmaları sırasında, kimbilir belki de kitabının yeni baskılarında "Restorasyon" sinyallerini göreceğiz, izleyeceğiz.

Değerli Akil Üyelerimiz- Okurlarımız. Sizin bir duyumunuz, uyarınız, düzeltmeniz, yorumunuz, tavsiyeniz, katkınız varsa lütfen bana yazın.
E-posta adresim; HalukDireskeneli at gmail dot com

Haluk Direskeneli, ODTÜ Makina Mühendisliği 1973 mezunu olup, mezuniyetinden itibaren, kamu, özel sektör ve ABD – Türk yabancı ortaklıklarda (B&W, CSWI, AEP, Entergy) ağırlıklı olarak termik santral temel/ detay tasarım, imalat, pazarlama, teklif, satış ve proje yönetimi konularında çalışmış, bugüne kadar termik santral tasarım yazılımları konusunda yerli piyasaya, mühendislik firmalarına, yatırımcılara ve üniversitelere danışmanlık vermiştir. MMO ve ODTÜ Mezunları Derneği Enerji komisyonları üyesidir.


2014-09-30

No comments: