Berlin'de 31.Mart 2017 cuma akşamı saat 19:00 gibi "Komische Oper" kapısından girdik. İnternet biletlerimizin kağıt çıktısını kapıda gösterdik. Paltolarımızı vestiyere bıraktık. Yerimizi bulduk, oturduk. Seyirci popülasyonu genelde orta yaşlılardan oluşuyordu. Daha makul fiyatlı arka koltuklar gençlerle doluydu. Koltuk arkalarındaki küçük ekranlarda digital tercüme hizmeti sağlanmıştı. İngilizce Fransızca Rusça ve Türkçe tercüme takip edebiliyordunuz. Lobi kafede hafif beyaz şarap, bira ve başka diğer alkolsüz içkiler servis ediliyordu.
Operanın bina inşaatı 1896 yılında bitirilmiş, toplam 1700 seyirci kapasitesiyle uzun yıllar Almanca operetler müzikaller sahnelenmiş. İkinci Dünya savaşı sonlarında opera binası bombalanmış ve harabeye dönmüş. Sonra doğu Berlin tarafında kalmış. Savaş sonrasında onarılmış. Bugüne kadar çok sayıda onarımdan geçmiş. Bugün 1200 seyirci kapasitesiye hoş rahat geniş bir mekan olarak müzikseverlere şehir merkezinde hizmet veriyor. Berlin'deki diğer iki operada klasik eserler oynanıyor.
Orijinal eser Fransızca ancak burda Almanca olarak oynandı. Arada bir İngilizce İspanyolca diyaloglar devreye girdi. Sahnelenme çok farklı ve yeniydi. Ara ara sinema projeksiyonu görüntüleri kullanıldı. Sol panoda asılı "Biutiful" filmi afişi özel bir mesaj yüklenmişti.
Yönetmen (Sebastian Baumgarten) olayı 1950' yıllarının Doğu Berlin mekanına getirilmiş. İlk perdedeki askerler gitmiş, yerine süpermarketin erkek maço personeli gelmiş. Arka fonda Doğu Almanya döneminin toplu konutları görünüyor. Süpermarkette çalışan şuh kadınlar sahneye geliyor. Carmen (Karolina Gumos) hasmını bıçaklıyor. Amerikan ordusunda görevli küçük rütbeli Don Jose'yi (Timoty Richards) baştan çıkarıyor.
İkinci perdede aynı fonda gece kulübü ortaya çıkıyor. Üçüncü perdede ortalıkta Karl Marks, Lenin gösteri kuklaları var. Son perde boğa güreşlerinin yapıldığı arenanın girişinde geçiyor. En sonda tatsız bir tecavüz ve cinayet sahnesi var. Dört perde tek ara.
Perde arası iki gitar ve kadın dansçının sahnelediği flemenko gösterisi oldu. Toreador Escamilyo karakteri bir Türk operacı (Kartal Karagedik) tarafından seslendiriliyor. Geniş, yüksek tavanlı mekanda rahat koltuklarda operayı seyrettik.
Çıkışta kapıda küçük çukulata paketlerimizi aldık. Seyircilerin çoğu bisikletlerine binip evlerine yollandılar, biz T100 otobüsü ile önce Alexander Platz'a vardık, sonra U5 metro ile evimize ulaştık. Hoş güzel bir akşam geçti.
---
Haluk Direskeneli, ODTÜ Makina Mühendisliği 1973 mezunu olup, mezuniyetinden itibaren, kamu, özel sektör ve ABD – Türk yabancı ortaklıklarda (B&W, CSWI, AEP, Entergy) ağırlıklı olarak termik santral temel/ detay tasarım, imalat, pazarlama, teklif, satış ve proje yönetimi konularında çalışmış, bugüne kadar termik santral tasarım yazılımları konusunda yerli piyasaya, mühendislik firmalarına, yatırımcılara ve üniversitelere danışmanlık vermiştir. MMO ve ODTÜ Mezunları Derneği Enerji komisyonları üyesidir.
Bu makale "Odtü'lüler Bülteni" Opera sayfası için yazılmıştır.
Berlin, 2 Nisan 2017
No comments:
Post a Comment