64.
Hükümet Programında "Enerji Güvenliği" Faslı.
Yeni
64. Hükümet Programı toplam 162 sayfa içinde 25 Kasım 2015 günü
Başbakan tarafından TBMM konuşması ile açıklandı. Biz
öncelikle 92-95 sayfalarda "Enerji Güvenliği" başlığı
altında toplanan kısma bakalım, neler anlatılmış- neler
hedeflenmiş iyi okuyalım.
***
"Enerji
Güvenliği" (Sayfa 92-95)
Enerjinin
nihai tüketiciye sürekli, kaliteli, güvenli, asgari
maliyetlerle arzını ve enerji temininde kaynak ve bölge
çeşitlendirmesini esas almaktayız.
Hızla
kalkınan bir ülke olarak mevcut enerji kaynaklarımız, ülkemizin
ihtiyacını karşılayacak düzeyde değildir. Bu alanda arz
güvenliğinin sağlanması için bir taraftan yerli ve
yenilenebilir enerji kaynaklarının harekete geçirilmesi, diğer
taraftan enerji verimliliğinin artırılması temel
hedeflerimizdendir. Ayrıca, yurtdışı enerji kaynaklarının uzun
vadeli ve sürdürülebilir bir zeminde sağlanabilmesi için
gerekli faaliyetler gerçekleştirilecektir.
Yerli
ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızı mümkün olan en üst
düzey- de değerlendirmeyi ve nükleer teknolojiyi elektrik
üretiminde kullanmayı öngörmekteyiz. Enerjinin israf
edilmemesi ve çevresel etkilerinin asgariye indirilmesi ile
ülkemizin uluslararası enerji ticaretinde stratejik konumunu
güçlendiren rekabetçi bir enerji sistemine ulaşılması temel
amacımızdır.
Nükleer
enerjide somut adımlar atarak 4.800 MW gücünde Akkuyu’da ve
4.480 MW gücünde Sinop’ta olmak üzere 2 adet nükleer
santralin yapılması için anlaşmayı imzaladık. Bu iki santrale
ek olarak görüşmelerini yürüttüğümüz 3. santralin
yapımına bu dönemde başlayacağız.
Tüm
illerde konut sektörüne doğal gaz iletiminin tamamlanmasını
planlamaktayız.
Doğal
gaz depolama kapasitesini artıracağız. Bu kapsamda, yapımı de-
vam eden Tuz Gölü Yeraltı Depolama Projesi’ni tamamlayacağız.
Azerbaycan
ile hükûmetler arası anlaşmayla imzaladığımız,
Trans-Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) Projesi’ni bu
dönemde hayata geçireceğiz.
Trans
Adriatik Doğal Gaz Boru Hattı Projesi’yle (TAP) doğalgazın
Yunanistan ve Arnavutluk üzerinden İtalya’ya ulaşması,
Irak-Türkiye Doğal Gaz Boru Hattı Projesi’yle de Türkiye ve
Avrupa için gaz alışı gerçekleşmesi hedeflenmektedir.
Tarımsal
amaçlı kullanılamayacak nitelikte 6.000 hektar alanda 4.000 MW
kapasiteye sahip Karapınar Enerji İhtisas Endüstri Bölgesinde
2016 yılında yatırımcılara yer tahsisi yapılması
hedeflenmektedir. ("hedefliyoruz" desek daha iyi olmaz
mıydı?)
Dolgu
hacmi bakımından Türkiye’nin 2. büyük, 1.200 MW’lık
kurulu gücüyle 4. büyük baraj ve HES olacak Ilısu Santrali
ile yıllık ortalama 3,8 milyar KW/s enerji üreteceğiz. ("KW/s"
nedir? "KW-saat" olması gerekmezmiydi?)
270
metre gövde yüksekliği ile Türkiye’nin en yüksek,
dünyanın 3’ncü yüksek barajı olacak Artvin Yusufeli
Barajı’nı tamamlayacağız.
Komşu
ülkelerle elektrik ticareti kapasitesini artıracağız.
Elektrik
iletim şebekesinin altyapısının güçlendirilmesi ve modern
bir şebeke haline dönüştürülmesine yönelik
çalışmalarımız devam edecektir.
2010
yılında başlatılan elektrik üretim varlıklarının
özelleştirilmesine devam edilecektir. (cümle neden "edeceğiz"
diye bitmemiş, "edilecektir" olmuş?)
Enerjiyi
verimli tüketen ürünlerin verimsiz ürünlere oranla
kullanımının artırılması özendirilecektir. (cümle neden
"özendireceğiz" diye bitmemiş? kim özendirecek?)
Afşin-Elbistan
gibi büyük linyit havzaları ile daha düşük kapasiteli
diğer rezervlerin değerlendirilmesini sağlayacağız.
Yurt
içi ve yurt dışı petrol ve doğal gaz aramaları ve üretimini
artıracağız.
Kömür
ve jeotermal gibi yerli kaynakların potansiyelinin tespitine
yönelik arama faaliyetlerini azami düzeye çıkaracağız.
Kaya
gazı konusunda ise kapsamlı araştırma faaliyetlerinin
yürütülmesini sağlayacağız.
Demir
cevheri, mermer ve bor başta olmak üzere sanayi hammaddelerinin
yurtiçinde arama ve üretimine öncelik vereceğiz.
Türkiye
ekonomisi için temel ve kritik olan hammaddelerin güvenli
teminine yönelik strateji oluşturacağız. Kritik hammadde,
maden ve minerallerin ihracatında düzeni sağlayacak ve katma
değeri artıracak bir sistem kuracağız.
Başta
nadir toprak elementleri olmak üzere, Türkiye’de yer alan ham-
maddelerin aranması ve üretilmesine yönelik arama programı
başlatacağız.
Madencilik
sektörünün çevre mevzuatına uyumunu geliştireceğiz.
Madencilik sektöründe iş sağlığı ve güvenliği
tedbirlerinin artırılmasına yönelik olarak maden kanunu ve
diğer ilgili kanunlarda yaptığımız düzenlemeleri etkili bir
şekilde uygulayacağız.
Krom
ve mermer gibi madencilik ürünlerinin yurtiçinde işlenmesi ve
oluşan katma değerin artırılmasını sağlayacağız.
Küresel
ölçekli ve rekabet gücü yüksek madencilik şirketlerinin
oluşturulmasını destekleyeceğiz.
Yeni
dönemde önemli bir reform alanımız ‘Yerli Kaynaklara Dayalı
Enerji Üretimi Öncelikli Dönüşüm Programı’mızdır.
Programımızın amacı; enerji alanında yerli kaynaklarımızı
maksimum düzeyde harekete geçirmek suretiyle dışa
bağımlılığımızı azaltmaktır.
Ayrıca
‘Enerji Verimliliğinin Geliştirilmesi Öncelikli Dönüşüm
Programımız’la da bir yandan daha az karbon salınımıyla
çevreyi korurken, diğer yandan daha az girdi kullanımıyla
rekabet gücümüzü artırmayı amaçlamaktayız. Programla
birincil enerji yoğunluğunu azaltırken, kamu binaları ve
tesisleri başta olmak üzere enerji verimliliğini
yaygınlaştıracağız.
***
"Ödemeler
Dengesi"
Başlığı
altında 74. sayfada "Enerji" ile ilgili şu cümleler
geçilmiş.
Enerji
sektöründe girdi mahiyetinde olan ve üretilmesi yüksek katma
değer sağlayacak hedef ürünler listesini çıkararak
bunların üretimine yönelik yatırımları destekleyeceğiz.
Rüzgâr, güneş, hidroelektrik gibi alternatif enerji
kaynakları üreten tesislerde kullanılan, makine ve teçhizatın
yurtiçi üretiminin payını artıracağız.
MTA’nın
yurtdışında da madencilik faaliyeti yapabilmesini sağlayacağız.
Demir
çelik sektörünün hurda girdiye olan bağımlılığını
azaltacağız.
İnorganik
kimya, biyoyakıt, alternatif kompozit malzemeler gibi alanlarda
Ar-Ge faaliyetlerini teşvik edeceğiz.
Elektrikli
araçlar için prototip batarya üretimini gerçekleştireceğiz.
Yüksek
teknolojili ürünlere yönelik yatırımları ülkemize çekmek
üzere serbest bölgelerin cazibesini artıracağız.
Başta
finansal ortamı iyileştirmeye yönelik olmak üzere yerli makine
üreticilerinin rekabet gücünü artıracak mekanizmalar
oluşturacağız.
***
"Çevrenin
Korunması"
Başlığı
altında 130. sayfada Paris COP21 toplantısı öncesi alınan
hedefler anlatılmış.
Küçük
hidroelektrik santrallere (HES) ilişkin çevre duyarlılığını
en üst düzeyde hayata geçirecek, bu amaçla gerekli
düzenlemeleri hızlı bir şekilde yaparak etkili bir şekilde
uygulayacağız. Prensip olarak 10 MW kurulu gücün altındaki
HES’lere izin vermeyeceğiz.
***
"Bölgesel
ve Uluslararası İşbirlikleri"
Sayfa
152'de Paris COP21 Toplantısına atıfta bulunulmuş.
Çağımızın
en önemli sınamalarından olan iklim değişikliğiyle
mücadelede uluslararası toplumun sarf ettiği çabalara etkin
biçimde katılmaya ve 30 Kasım-11 Aralık 2015 tarihlerinde
Paris’te yapılacak BM İklim Değişikliğiyle Mücadele
Çerçeve Sözleşmesi 21. Taraflar Konferansı’ndan olumlu bir
sonuç alınması yönündeki çabalarımıza devam edeceğiz.
Türkiye
sera gazı salım indirimine dair ‘Niyet Edilmiş Ulusal Olarak
Belirlenmiş Katkısını’ artıştan azaltım bazında yüzde
21’e kadar indirim olarak açıklamıştır.
Ancak bu oran yapılacak detaylı analizlerle revize edilebilecektir.
(neden "edilebilecektir"? neden net bir ifade yok?)
***
Bizler,
iş aleminin insanları, görevdeki hükümetlerin başarılı
olmalarını isteriz. Siyasi istikrar, iktisadi istikrar, piyasalarda
rahatlık ve güven ortamı oluşturmalarını isteriz. Siyasi irade
başarılı olunca, piyasalar rahatlar, işler düzene girer, bizim
de işlerimiz yolunda gider. Herkese iş- aş- refah, çocuklarımıza
daha iyi hayat standardı oluşur.
Hükümet
politikaları siyasi tercihtir. Siyasi tercihler, iktidar partisinin
demokratik hakkıdır. Bu tercihleri, çoğunluk seçmenin "olur"u
ile uygulamaya koymaktadır. Uluslararası finans piyasalarında
oluşan, yeni COP21 çevre politikalarından uzak, genel kabul görmüş
piyasa beklentilerinden farklı politikalar açıklamak, günümüzün
gerçeklerine uymaz. Fosil yakıtlar, doğalgaz, ithal kömür, kaya
gazı konularında yapılan siyasi tercihler, piyasa beklentilerini
zorlayamaz.
Yatırım
politikalarının uygulanabilmesi için, yatırımcıların risk
iştahı, proje finansman çevrelerinin, uluslararası genel kabul
görmüş ilkelerin dikkate alınması gerekir. Körfez (Katar, BAE,
Dubai, Bahrein) sermayesi bile bu asgari şartları istiyor. Sadece
siyasi iradenin isteği, sonuç getirmez.
64.
Hükümet Programında ilk göze çarpan, özellikle "Enerji
Güvenliği" kapsamında metin akışına uymayan cümleler
oldu. Çok dağınık bir anlatım var. "Enerji Güvenliği"
metninde, rakam çok az kullanılmış. Hedef rakamlar konmamış,
kurulu güç, emre amadelik, kapasite hedefleri belirsizleştirilmiş.
Enerji konularında net rakamlar ortaya koymak gerekir. Kavramlar çok
üstü kapalı, belirsiz cümleler ile geçilmiş. Teknik dilden
uzaklaşılmış. Sosyal bilimcilerin jargonu- anlatım dili
kullanılmış. Böyle bir dökümanda olmaması gereken, ciddi
teknik yanlışlar var. Teknik detayları düzeltecek teknik
danışmanların kullanılması gerekirdi.
Bazı
cümleler, metin akışına uymayan şekilde farklı yerlere konmuş,
anlatım karışmış. Bu metni enerji piyasalarında çalışan
herkes mutlaka okuyor, herkes görüyor, yabancı dillere tercüme
ediliyor, yabancı yatırımcıların, yabancı finans kurumların
önüne geliyor. Ortada rakam yok, yani bir anlamda belirgin bir
hedef yok. Bizler, yabancı yatırımcıların önüne
koyabileceğimiz daha kapsamlı, net rakamlara dayalı, hedefleri
belli bir döküman beklerdik.
64. Hükümetin programı önce TBMM'e görüşüldü, daha sonra güven oylamasına gidildi. İktidar partisi, mutlak
çoğunluğa sahip olduğu için, 1-Aralık 2015 günü değişmeden olduğu gibi
kabul edildi. Hayırlı olsun.
Haluk
Direskeneli, ODTÜ Makina Mühendisliği 1973 mezunu olup,
mezuniyetinden itibaren, kamu, özel sektör ve ABD – Türk yabancı
ortaklıklarda (B&W, CSWI, AEP, Entergy) ağırlıklı olarak
termik santral temel/ detay tasarım, imalat, pazarlama, teklif,
satış ve proje yönetimi konularında çalışmış, bugüne kadar
termik santral tasarım yazılımları konusunda yerli piyasaya,
mühendislik firmalarına, yatırımcılara ve üniversitelere
danışmanlık vermiştir. MMO ve ODTÜ Mezunları Derneği Enerji
komisyonları üyesidir.
Prinkipo, 1-Aralık 2015